Dünya Lenfoma Farkındalık Günü Dolayısıyla KTÜ Farabi Hastanesi Hematoloji Kliniği’nden Prof. Dr. Mustafa YILMAZ Önemli Açıklamalarda Bulundu
tha – Dünya Lenfoma Farkındalık Günü Dolayısıyla KTÜ Farabi Hastanesi Hematoloji Kliniği’nden Prof. Dr. Mustafa YILMAZ Önemli Açıklamalarda Bulundu
Lenfoma yani lenf kanseri, vücudumuzda bulunan lenf bezlerinin kötü huylu bir hastalığıdır. Dünya üzerinde her gün 1000 kişiye lenfoma teşhisi konulmaktadır. Dünyada yaklaşık bir milyondan fazla kişi lenfoma ile hayatına devam etmekle birlikte altmıştan fazla lenfoma alt türü bulunmakta ve bunlardan her birinin klinik özellikleri ve tedavisi, kendi içinde farklılıklar arz etmektedir. KTÜ Farabi Hastanesi Hematoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa YILMAZ, 15 Eylül Dünya Lenfoma Farkındalık Günü dolayısıyla konu hakkında açıklamalarda bulundu.
Vücudun Çeşitli Bölgelerinde Şişlikler Meydana Gelebilir
Lenf kanseri, vücudun virüs ve bakterilere karşı savunma hücreleri olan lenfositlerin, kontrolsüz bir şekilde büyümesi ile oluşan kanser türüdür. Vücudun önemli savunma mekanizmalarından olan lenf bezleri, herhangi bir enfeksiyon sırasında büyüyüp hastalık sona erdiğinde normale dönerler. Fakat lenfoma hastalığında, lenf bezi hücreleri kontrolsüz çoğalarak ve geri dönüşümsüz büyüyerek vücudun çeşitli bölgelerinde şişlikler meydana getirir. Bu hastalık aynı zamanda lenf bezleri dışında, lenfositleri yapısında barındıran; dalak, karaciğer, kemik iliği ve beyin gibi diğer organlarımızda da ortaya çıkabilir.
Kesin Nedeni Bilinmiyor
Lenfoma hastalığının kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte genetik özellikler, hava kirliği gibi çevresel faktörler, özellikle radyoaktivite, böcek ilacı kullanımı gibi kanserojen içeren ortamlarda icra edilen meslekler, bazı enfeksiyonlar, sigara, alkol gibi alışkanlıkların lenf kanserinin ortaya çıkmasında rol oynadığı düşünülmektedir.
En Önemli Belirti, Deri Altında Oluşan Ağrısız Nodüller
Lenfomanın en önemli belirtisi deri altında oluşan genellikle ağrısız nodüllerdir. Bunlar özellikle boyun, koltuk altı, göğsün üst kısmı, mide, karın ve kasık bölgesinde sıklıkla göze çarpmaktadır.
Lenfoma kanseri belirtileri, erken evrede genellikle görülmeyebilir. Hastalığın ilerlemesi ile diğer birçok hastalıkla benzeyen bazı belirtiler meydana gelebilir. Bunlar; yüksek ateş, gece terlemesi, yorgunluk, halsizlik, bademcik şişmesi, nefes darlığı, öksürük, kaşıntı, dalak büyümesi, döküntü, alkol alındıktan sonra ağrı oluşması, nedeni bilinmeyen kilo ve iştah kaybı, karın ağrısı olabilmektedir.
Kesin Tanı İçin Biyopsi Önemli
Lenfoma kanserinin teşhisinde; kan testleri, akciğer filmi, ultrason, tomografi, MR, PETCT gibi görüntüleme yöntemleri ve kesin tanı için biyopsi alma yöntemi kullanılmaktadır.
Tedavide Son Dönemde Akıllı İlaç Kullanımı Arttı
Lenf kanseri tedavisini; lenfomanın tipini, büyüme hızını, hastalığın evresini, yayılma hızını, hastanın yaşını ve diğer hastalıklarını baz alarak planlıyoruz. Tedavide; kemoterapi, radyoterapi, kemik iliği nakli, tümör hücrelerine karşı özellikle son dönemde kullanımı artan hedefe yönelik akıllı ilaçlar (immünoterapi) tercih edilmektedir.
Toplumsal Farkındalık Önemli
Kanser vakalarının son yüzyılda giderek artış göstermesi nedeniyle toplum farkındalığının artması giderek önem arz etmektedir. Özellikle lenfoma açısından boyun, koltuk altı, kasıkta giderek büyüyen şişlikler, karın ağrısı, karında şişkinlik, halsizlik, yorgunluk, istemsiz kilo kaybı, iştah azalması, gece terlemesi, ateş, kaşıntı gibi belirtiler fark edildiğinde, hastaların vakit kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşlarına başvurmaları hayati öneme haizdir. Yine tüm kanserlerde olduğu gibi lenf kanserlerinde de sağlıklı ve dengeli beslenmeye, düzenli spora gereken önemin verilmesi, alkol, sigara, hazır gıdalardan (fast food) uzak durulması hastalığın önlenmesinde önemli bir rol oynamaktadır.